Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK), 28 Kasım 2023 tarihinde Gri Sigorta ve Mellce Sigorta şirketlerinin mevcut yönetim kurulu üyelerinin tamamının görevlerine son verilmesi ve sigorta portföylerinin idaresinin Güvence Hesabı’na bırakılması yönünde karar almıştı.
Bugün SEDDK Başkanı Davut Menteş, TSB Başkanı Uğur Gülen, Güvence Hesabı Başkanı Abdullah Kara ve TOBB-SAİK Başkanı Levent Korkut düzenledikleri basın toplantısında alınan tedbir kararının uygulanmasına ilişkin süreç hakkında bilgiler verdi.
Finansal sistemin tüm birimlerinde olduğu gibi sigortacılık sektöründe de güven ve itibarın çok önemli olduğunun altını çizen SEDDK Başkanı Davut Menteş, “Bugün milyonlarca vatandaşımızın ve yüz binlerce ticari ve sanayi kuruluşumuzun değerleri sigorta şirketlerimizce bu ilkeler ve teminatlarla korunuyor. SEDDK, sigortacılık ve özel emekliliğe ilişkin mevzuatta yer alan görev ve yetkileri yürütmek, hazırlamak ve uygulanmasını izlemek gibi görevlere tabidir. Bunların yanı sıra sigortalıların ve katılımcıların hak ve menfaatlerini korunması için tedbirler almak, bizzat uygulamak ve ilgili kuruluşlara uygulatmak ve uygulanmasını izlemek üzere de görevlendirilmiştir. Bundan yaklaşık yirmi gün önce göreve başlayan kurulumuz bu bağlamda sektörün güven ve itibarının zedelenmemesi adına kötü yönetimleri ve mevzuata aykırı işlemleri nedeniyle söz konusu her iki şirkete tedbir uygulamasına karar vermiş ve bu karar 28 Kasım tarihinden itibaren tarafımızca yürürlüğe konmuştur. Tedbir konulan şirketlerin toplam sektör payı binde üç seviyelerinde olup sektörümüzü etkilemeyecek yapıdadırlar. Sektörümüzün neredeyse zirve yaptığı bu yılda, bu şirketlerin tedbir gerektirecek halde sermaye yetersizliği, mali bünye zafiyeti halinde bulunmaları ve bu durumdan bir türlü çıkamamaları nedeniyle tedbir yoluna gidilmiştir. Öncesinde tüm paydaşlarla istişare yapılmıştır. Mevcut ve yeni gelecek sigortalılarımızın hak ve menfaatlerinin korunması ve bu şirketlerin mali bünye zafiyeti etki alanlarının daha da büyümemesi için alınan tedbir kararlarıyla söz konusu şirketlerin yönetim kurulu üyelerinin tamamen görevden alınarak yerlerine kurum personelimizin atanması, yeni poliçe yapma ve uzatma yetkilerinin kaldırılması, tüm varlıklarının bloke edilmesi ve mevcut portföyün idaresinin Güvence Hesabı’na bırakılması sağlanmıştır” açıklamalarında bulundu.
Menteş, sigortalıların güvenli bir alana alınmaları ile yeni yapılacak poliçelerin önüne geçilerek mağduriyetin azalmasının bu süreçte öncelikli hedef olduğunu aktararak “Öncelikli olan devam eden hasar dosyalarını sonuçlandırmaktır. Yükümlülüğü kadar varlığı olmayan, hatta ilk tespitlere göre ürününün yarısı kadar bile varlığı olmayan bu portföyleri devir almak üzere kurumumuza bugüne kadar da resmi bir müracaat da olmamıştır. Dolayısıyla sigortalılarımızın olası hasarı ödeyemeyecek bir portföyden bir an önce çıkarılarak poliçelerinin farklı bir sigorta şirketi tarafından yenilenmesi elzem olmuştur. Bu minvalde poliçe sahipleri direkt SMS ile bilgilendirilmiş, bunun yanı sıra Güvence Hesabı ve şirketlerin web sayfalarından da konuya dair duyuru yapılmıştır. Yükümlülüklerden hangilerini önceliklendireceğimize dair çalışmalarımız kanunda da yer aldığı üzere sigortalıların hak ve menfaatleri her şeyin önündedir ilkesidir” dedi.
Devam eden hasarları sonuçlandırarak sigortalıların araçların teslimi ve portföy iptali uyarınca sigortalıya birim iadesi yapılmasının yanı sıra şirketlerin mali durumlarının bunu karşılayacak güçte olmadığını belirten Menteş, “Bu durumda Güvence Hesabının önceliği devam eden hasar dosyalarını tamamlayarak araçların sigortalılara teslim etmektir. Güvence Hesabı’nın kapsamının genişletilmesi konusunda mevzuat çalışmalarını da başlattık. Tasfiye kapsamında poliçelerin ve değerlerinin ne kadar olacağı hasar belirleme modellerinin tam olarak tespit edilmesinden sonra netleşecektir. TSB öncülüğünde, sigorta şirketlerimiz sigortalılarımıza kucak açarak eski poliçelerin iptal bedellerinin yarısı kadar indirimi yenileme poliçelerinde uygulama olarak verebilecekleri yönünde ortak bir yaklaşım sergilemişler ve TSB bu yaklaşımı tavsiye kararıyla desteklemiştir. Böylelikle süreçte en çok önemsediğimiz konuların başında gelen sigortalılarımızın sigortalılıklarının devamı endişelerinin diğer sigorta şirketleri tarafınca sağlanan sigorta kampanyalarıyla önemli ölçüde giderileceğine inanıyorum. Burada süreçte tüm emeği geçenlere sağduyulu tavırlarından dolayı teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Toplantıda konuşan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Uğur Gülen, TSB’nin sürecin başından bu yana şeffaf bir iletişimde olduğunu belirterek “Görevimiz bu kararı desteklemek ve olası çıktıları konusunda kurumumuza destek olmak. Tedbirin yegane amacı problemli bir alana o problemi büyütmeden müdahale etmek, yeni sigortalı artışını engellemek ve mevcut sigortalıları güvenli bir alana yönlendirmektir. Bu iki amacı da TSB olarak destekliyoruz. Bu kapsamda menfaat kaybını en aza indirmek hepimizin hedefidir. TSB ve onu oluşturan sigorta şirketlerimiz telafi edici bir planın parçası olmuştur. Mevcut sigortalılarımızın teminatsız kalmaması en büyük dileğimizdir. Bu kapsamda da iade edilen prim bedellerinin yüzde ellisini yeni düzenlenecek sigorta poliçelerinde indirim olarak verme konusunda TSB, tüm hayat sigortası şirketlerini kapsayacağı konusunda tavsiye kararı almıştır. Bu telafi edici plan dahilinde uygulayacakları indirimle mağduriyeti en aza ineceğimizi düşünüyorum. Bunlar zor süreçlerdir. Tüm tarafların normalden bir miktar fazla sağduyu göstererek bu süreci yönetmesini bekliyoruz. Sigorta şirketleri ve acentelerin de bu süreçte olumlu bir yaklaşımla bekleyip görevlerini yerine getirmesini diliyorum” ifadelerini kullandı.
Alınan hızlı aksiyon sayesinde söz konusu tedbir kararının ardından zararın minimuma indirildiğini aktaran Güvence Hesabı Müdürü Abdullah Kara, “Malum sürecin başlangıcından itibaren hızlı bir şekilde aksiyon almaya çalıştık. Güvence Hesabı’nın kapsamına giren branşlar trafik sigortası, ferdi kaza sigortası, tehlikeli madde ve maden çalışanları ferdi kaza sigortasıdır. Kanunun 14. ve 13. maddesi kapsamında Güvence Hesabı bu branşlarda meydana gelen tespit edilemeyen bir aracın sebep olduğu bedensel zararlar, sigortasız bir aracın sebep olduğu bedensel zararlar, çalıntı bir aracın sebep olduğu bedensel zararlar ve en önemlisi herhangi bir sigorta şirketinin mali bünye zafiyeti nedeniyle bütün branşlarının iptal edilmesi ve iflası halinde bu şirketin tüm zorunlu branşlardaki maddi ve bedensel zararları karşılayamaması durumda bunları karşılar. Buradan hareketle bu iki şirketin güvence hesabındaki hasar ödemeleri bu şirketlerin mevcut varlılarıyla karşılanmalıdır. Diğer taraftan bu iki şirketin portföy aktarımını aldık. Bu süreç kolay bir süreç değil. IT sistemlerinin yeniden ayağa kaldırılması ve mevcut hesaplara hakim olmamız belli bir süreci gerektiriyordu. Önceliğimizi hasar dosyalarının ödenmesine verdik. Ödemeler gerçekleştikten ve muallak hasarlar görüldükten sonra gerçek durumu tespit edeceğiz ve bunun fevkinde şayet fon kalır ise fon tutarına göre oranlama yaparak adil bir şekilde olan sigortalı borçlarına ilgili sigortalının borcunu oranlayarak tespit edeceğiz. Sonraki süreçte de diğer borçların tasfiyesini gerçekleştireceğiz” açıklamalarında bulundu.
TOBB-SAİK Başkanı Levent Korkut ise iki sigorta şirketinin Güvence Hesabı’na aktarılmasının üzüntü verici olduğunu dile getirerek “Sigorta sektörü güvene dayalı bir sektör olduğu için sevk ve idarede kararların bir an önce alınması gerekiyor. İki şirketin yönetimiyle ilgili ortak aksiyon aldık. Oradan Sigorta Bilgi Merkezi‘ne geçerek ilgili bilgiyi aldık. Akabinde acente arkadaşlarımızla görüşerek ilerledik. Öncelikle bu şirketlerin devralınmasından yanayız. Bu konuyla ilgili en iyi bilgiyi SEDDK verir ve şu ana kadar da mevzuata uygun başvuru olmadı. Yaşayan poliçelerde ileriye dönük olabilecek hasarlara yönelik tedbirler almayı uygun gördük. Genel olarak duyulan güvenin zedelenmemesi adına hızlı aksiyon alınması konusunda kararlar aldık. Şirketlerin mali portresi ne yazık ki zararı karşılayamıyor bu nedenle yeni gelecekleri de mağdur etmemek için çalışmalarımız devam ediyor. Bu süreçte sorumluluk bilinciyle hareket eden tüm birimlere teşekkür ediyorum. Şirketlerin bu mali portresinde hasarların bir bölü üçü karşılanacaktı. Bu ciddi bir infiale neden olabilirdi. Bunun önüne geçildi. En azından hasarla ilgili sorun halledilmiş oldu. Dileğimiz sigortalılara poliçe iadelerinin de tamamının yapılması ancak olayların sonucuna göre eksik kalan kısım tamamlanacak. Hatta bu süreçte satın alanın tüm bu mükellefiyeti yerine getireceğini düşünüyorum” diye konuştu.
Sigorta Ekranı: