‘Kentsel Dönüşüm’ son dönemde sıkça duyduğumuz konulardan birisi. Hepimizin etrafında yakınlarımızın ya da komşularımızın kentsel dönüşüme girecek evleri mutlaka vardır. Özellikle 6 Şubat depreminden sonra iyice hızlanan kentsel dönüşüm projeleri, beraberinde birçok sorunu da gündeme getiriyor. Çünkü herkesin hafızasında daha önce bu konuyla ilgili yaşanan kötü tecrübeler çok taze. Bu nedenle bir yandan deprem riskinden korkup evini yenilemek isteyenler, bu süreçte konut zede olmamak için ne yapmaları gerektiği konusunda ise kara kara düşünüyor. İşte bu noktada onların tüm bu sorunlarına ve kafa karışıklığına çözüm olacak bir sigorta var: Bina Tamamlama Sigortası. 2015 yılından beri hayatımızda olan fakat gerektiği ilgiyi tam olarak görmeyen Bina Tamamlama Sigortası’nın yıldızı önümüzdeki süreçte daha da parlayacak gibi gözüküyor. Çünkü hükümet tarafından 2024-2026 yılını kapsayacak şekilde hazırlanan ‘Orta Vadeli Program’ın (OVP) içinde Bina Tamamlama Sigortası’nın yaygınlaştırılması da yer alıyor. Bu sayede sigortanın kentsel dönüşüm projelerinde de kullanılmasının önü açılırken, konut ve arsa sahipleri için de önemli bir güvence sağlanmış oluyor.
Peki, kentsel dönüşüm sürecinde bireylerin yaptıracağı bu sigorta hangi güvenceleri sağlıyor? Tüketiciler, konutlarının kentsel dönüşüm sürecini daha güvenli bir şekilde yaptırmak için sigortadan nasıl faydalanmalı? İşte Bina Tamamlama sigortası ile ilgili tüm bilmeniz gerekenler…
Konut almak isteyen kişinin işi lokasyonu ve evi seçmekle bitmiyor; inşaat şirketini araştırılması, projenin detayları, projenin mali ve hukuki değerlendirilmesi vb gibi birçok aşamayı da geçip karar vermesi gerekiyor. İşte sigortanın avantajı burada ortaya çıkıyor, sigorta şirketi tüm bu uzmanlık isteyen adımları tüketici adına yapabilir. Bina tamamlama sigortası üzerinden bunu örneklemek gerekirse tüketicinin inşaat şirketine gelip satın almak istediği projenin bina tamamlama sigortasını görmek istediğini söylemesi yeterli. Çünkü bu noktada devreye sigorta şirketi giriyor. Sigorta şirketi gidip bunu araştıracak ve eğer sigortası varsa o projeyi her yönüyle denetleyecek. Aslına bakarsanız bir sigorta şirketinin bir inşaat projesi için bina tamamlama sigortasını yapıp poliçe vermesi bile, o projenin güvenilirliği anlamına geliyor. Çünkü sigorta şirketi, söz konusu projede risk çıkmasını engelleyecek denetlemeler yapacak.
Risk gerçekleşmesi durumunda ise konutun tamamlanıp teslim edilmesini sağlayacak ya da o ana kadar ödediği bütün bedelleri harcıyla birlikte geri ödeyecek. Konut alıcısı da ya evi alma garantisine ya da oraya harcadığı parayı geri alma garantisine sahip olacak.
Bina tamamlama sigortası aslında sigorta sektörü için yeni bir konu değil. Türkiye’de sigorta sektöründe 2015 yılından itibaren var olan fakat o günden bugüne yeteri kadar ilgi görmeyen Bina Tamamlama Sigortası’nın öncülüğünü 2019 yılından bu yana Quick Sigorta yapıyor. Bina tamamlama sigortası; inşaat projelerinde hem konut satın alan tüketicileri, hem kentsel dönüşüm kapsamındaki arsa sahiplerini, hem de inşaat firmalarını koruyan bir sigorta olarak dikkat çekiyor. Bina Tamamlama Sigortası gibi ürünler ile hem yatırımcıya hem konut alıcısına birikimlerini kaybetmeden gayrimenkule ulaşma imkânının sağlanmasının mümkün olduğuna dikkat çeken Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, “Bu nedenle sigortalı kentsel dönüşüm kavramının hayatımıza girmesi çok önemli. Kentsel dönüşüm kavramını biraz açmakta fayda var. Kentsel dönüşümün amacı kontrollü yapılar inşa edip depreme karşı güvenli bir şehir kurmak. Bu noktada ise Türkiye gibi afetlerin sık yaşandığı bir ülkede, gayrimenkul ve sigorta bütünleşik düşünülmesi gereken iki kavram olarak karşımıza çıkıyor” değerlendirmesini yapıyor.
Bina Tamamlama Sigortası ise Ticaret Bakanlığı kapsamında uygulamaya giren, maketten konut satışına yönelik uygulamayla başlayan bir finansal sigorta türü. Ancak bugün sigortanın kentsel dönüşüm olan bir sürecin içerisine girdiğini de belirten Ahmet Yaşar, “Kentsel dönüşüm, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın konusu. Bakanlık da bina tamamlama sigortasının kullanılabilmesi için düzenleme beklentisi içinde. Bu konuda Türkiye Sigorta Birliği, SEDDK ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ortaklaşa yürütülen çalışmalar tamamlanmak üzere. Sanıyorum kısa süre içerisinde SEDDK düzenlemelerini tamamlayarak bir paket halinde taslağı görüşe açacak. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın beklediği düzenlemeler gerçekleştirilecek ve önündeki engeller kalkacak. Bir engel de bankalar karşısında haksız rekabete uğramamak adına kefalet ve bina tamamlama kefalet sigortalarında alınacak ipotek ve rehinler için vergi ve harç istisnası getirilmesi. Sanıyorum bu iki düzenleme yapıldığında bina tamamlama sigortasının önünde engel kalmayacak. Bu açıdan değerlendirildiğinde bina tamamlama sigortasının Orta Vadeli Program’da yer alması kritik öneme sahip” değerlendirmesinde bulundu.
Sigorta bilincinin özellikle afetler sonrası bir artış gösterdiği bir gerçek. “Keşke afetlere gerek kalmadan bu farkındalık artsa” diyen Ahmet Yaşar, sigortanın tüketici için yaptığı yatırımın bir garantisi olduğunu söylüyor. Yaşar, “Yeni bir projeden konut alırken bina tamamlama sigortası nasıl yol gösterici ve harcadığınız parayı koruyucu ise konut sigortası ve DASK vb gibi ürünler de devamlılığında çok önemli. Örneğin biz kimi belediyelerle yüzlerce bina tamamlama sigortası yaptık ve ardından binalar tamamlanıp sahiplerine teslim edildi. Bu rakamların 10 binlere ulaşması zor değil. Yakın zamanda halka arzı yapılacak MHR GYO şirketimiz ile birlikte bu projelerin desteklenmesinin önünü açıyoruz. MHR GYO, borsada işlem gören ilk sigorta şirketi iştiraki GYO olarak sigortalı kentsel dönüşüm projelerini hızlandıracak” değerlendirmesini yapıyor.
-Bir tüketici herhangi bir projeden konut satın alacaksa öncelikle projenin tüm teknik ve hukuki detaylarına dikkat etmeli.
-Yıkılıp kentsel dönüşüme girecek gayrimenkullerini de keza güvenilir inşaat şirketlerine teslim etmeli ve yine tüm teknik ve hukuki süreçleri dikkatle takip edilmeli.
-Kentsel dönüşümün amacı güvenli ve sağlıklı yaşam alanlarına erişmek ve şehri özellikle depreme karşı olabildiğince risksiz hale getirmek. Bu nedenle gayrimenkullerin estetiğinden ziyade dayanıklılığı her şeyden önce gelmeli.
Bina tamamlama sigortası kentsel dönüşüm sürecinde de kritik bir öneme sahip. Ülkemizde kentsel dönüşüm projelerinde yaygın olarak kullanılan arsa payı, kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde risk arsa sahipleri üzerinde yer alıyor. Yüklenicilerin ve finansal kurumların yüklendiği risk daha düşük. Zaman zaman arsa sahipleri, daha fazla getiri talebiyle, risklerini daha fazla artırabiliyor. Oysa kentsel dönüşüme konu projelerdeki arsa sahipleri, genel olarak ülkemizde gelir seviyesi yüksek olmayan kesimlerden oluşuyor. Bu nedenle üzerlerinde tuttukları risk açısından ve risk gerçekleştiğinde yüklenecekleri zarar bakımından korunmaları gereken kesimler. Bu risklerin kontrol altında tutulması ve oluşabilecek zararların yüklenilmesi açısından sigorta şirketleri ve bina tamamlama sigortaları en gerçekçi araçlardır. Sigorta şirketlerinin dâhil edilmediği kentsel dönüşüm projeleri ülkemizde sistemik risk oluşturabilir.